YÜCE GÖNÜLLÜ İNSANLAR YATAĞI KAZ DAĞLARI Günümüz insanlarına sorsak “Kaz Dağları deyince aklınıza ne geliyor?” diye kesinlikle size olumsuz yanıt veren biri çıkmaz kimisi dünyanın oksijence en bol yeri der, kimisi size bir köyde olmasını hiç düşünemeyeceğiniz etnoğrafik Tahtakuşlar Müzesinden bahseder kimisi de size büyük ozan Ali Ekber Çiçek’in mezarının orda olduğundan bahseder. En derinlemesine cevap vermek isteyen kişi olsa olsa Tanrı’nın Dağı Anlamına gelen İde Dağıdır orası der. Şimdi çoğumuz düşünebiliriz durup dururken nereden çıktı bu Kaz Dağları diye ve böyle düşünenlere Türk kültürü ve tarihi açısından önemli olduğu için aklımıza geldi bu güzelim yöre demenin haklılığıyla yanıt verebiliriz. Hala özelliğini yitirmemiş insanların yaşadığı yöre olması nedeniyle burasını tarihsel boyutuyla tanıtmanın ilgi çekeceğini düşündüm. Şaman inancına göre yaban kazı önemli sayıldığı için bu yöreye İde Dağları denilirken Tahtacı Türkmenlerin o yöreye gelmesi nedeniyle Kaz Dağları denilmeye başlanılmış. Tahtacı Türkmenler 19. Yüzyıla kadar konar göçer ve özelliklede Toroslarda yaşarken nasıl olmuşta 15. Yüzyılda KazDağlarında yerleşik hale gelmişler. İşte bu tarihsel olgu şöyle gerçekleşmiştir; Söylenceye ve bazı tarihi gerçeklere göre Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u almak için hazırlıklar yaptığında Kuşatmada kullanılacak gemi yapımına en uygun ağaçların Edremit yöresindeki İde yani Kaz Dağlarında ve bu işi en iyi yapacak kişilerinde Toroslarda yaşayan Tahtacılar olduğunu öğrenir. Padişahın isteği üzerine buraya getirilen Tahtacılar gemi yapımında kullanılacak keresteleri buradan biçerek İstanbul’un alınmasında göz ardı edilmeyecek bir hizmeti yerine getirirler. İstanbul’un alınmasından sonra burada yani Edremit körfezinde tersaneler kurulur burada yapılan 67 gemiyle Midilli adası da ele geçirilir. Bütün bu işler bittikten sonra padişahın huzuruna çıkan Tahtacılar “İşimiz bitti gidelim mi, kalalım mı?”diye sorarlar. “Beğendiyseniz kalın” diyen padişahın sözü üzerine Alevi Tahtacı Türkmenlerin Kaz Dağlarındaki serüveni başlamış olur. Ve böylelikle de ilk yerleşik Tahtacı Türkmenlerde bunlar olmuş ve yöreye bir çok güzellik katarak bölgeyi yüce gönüllü insanlar diyarı haline getirmişlerdir. Umarım tarih severler için güzel bir ip ucu olur bu yazdıklarım ve daha derinlemesine yapacakları araştırmanın sonuçlarını bizimle paylaşırlar. Okuyan herkese saygı ve sevgilerimle. Galip COŞKUN.

Yazar: GALİP COŞKUN

Tarih: 13.09.2010 09:30:14

Galip Coşkun
Okunma Sayısı: 1992

Yorum Ekle

YAZARIN DİĞER YAZILARI