Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 35,0619 | 35,1251 | |
EURO | 36,4162 | 36,4818 | |
ATATÜRK'ÜN HACI BEKTAŞ DERGAHINI ZİYARETİ
Atatürk?ün dünya görüşünü kavramış ve benimsemiş Külah köylülerine onu anlatmak olsa olsa akıntıya kürek çekmek deyimini açıklamak gibi bir şey olur fakat onunla ilgili anıları dile getirmekse ileri görüşlülüğünü ve düşüncelerindeki derinliği ortaya koyma açısından yararlı olur.
Ataürk cumhuriyetle ilgili düşüncelerini özel görüşmelerinde dile getirdiği yerlerden biride Hacı Bektaş dergahıdır. Samsun?a çıktıktan sonra Kurtuluş Savaşı ile ilgili adımları atıp, stratejileri belirlediği Erzurum ve Sivas kongreleri herkesin bildiği konulardır ve bunları yineleyip sıkıcı bir sohbet yerine ayrıntılardaki Atatürk?ü görmeye çalışmak daha ilgi çekicidir.
Daha sonradan Denizli milletvekilliği yapacak olan Mazhar Müfit Kansu[1] anılarında böyle bir ayrıntıyı dile getirmektedir ki bu anısını birebir yazmak yerine kısaltarak sizlerle paylaşmak isterim:
Atatürk meclisi açmak üzere Ankara?ya gelişinde Hacı Bektaş dergahını ziyaret ederek hem dergahtaki Babalar ve Dedeler arasındaki dergah gelirlerinden dolayı ortaya çıkan anlaşmazlığı çözümleyerek dergahtakiler arasında bütünlüğü sağlamak hemde o zamanki ülke nüfusunda büyük bir çoğunluğa sahip altıbuçuk milyon Alevi ve Bektaşinin Ulusal savaşa desteğini sağlamayı amaçlamaktadır.
Atatürk?ü ana yoldan daha içeride bulunan Hacı Bektaş dergahına götürmek üzere Babaları temsilen ileriki yıllarda Arnavutluk?ta Bektaşi Dergahını canlandırmaya çalışırken öldürülecek olan Salih Niyazi Baba karşılar ve dergaha kadar getirir ve dergahta ise onu ağırlayan kişi Cemalettin Çelebi?dir ki daha sonradan Büyük Millet Meclisi Başkan Vekilliği görevine getirileceltir.
Atatürk dergahta iki gün kalır ve asıl görüşmeleri Alevi ve Bektaşiler üzerinde etkinliği fazla olan Cemalettin Çelebi ile yapar. Cemalettin Çelebi konuklarını o gece ağırlarken sofraya içki çıkarır fakat rahatsızlığı dolayısıyla kendisi içmek istemez, Atatürk kendisini içki düşkünü gibi görmek isteyenlere büyük bir ders verircesine ev sahibinin içmediği bir sofrada içmeyeceğini belirtir ve asıl amacının orada ağırlanma olmadığını ülke sorunlarını konuşmak istediğini belirtir.
Cemalettin Çelebi , Atatürk?le görüşmeleri sonucunda ulusal savaşın bitiminde Cumhuriyeti kurup kurmayacağını sorar, Mazhar Müfit anılarında bu konuyu çok net ortaya koymasa da olumlu yanıt verdiğinin sonuçlarını hepimiz gördük ve görüşme sonucunda Cemalettin Çelebi Alevi Bektaşilere seslenen bir genelge yayınlar.
Bu anılardan da anlayacağımıza göre bizim yakın tarih kitaplarında okuduğumuz gibi Cumhuriyeti kurmaya bir gecede karar vermediğini ve ?Arkadaşlar yarın Cumhuriyeti ilan ediyoruz? gibi sanki Cumhuriyeti kurmak birden aklına gelmişcesine davranmadığını anlamış oluyoruz, Atatürk gibi bir dahinin herşeyi çok önceden bütün ayrıntılarıyla planladığı ve amacına ulaşmak için bütün olumlu, olumsuz koşullardanülke ve ulus adına yararlandığı apaçık ortadadır.
Sevgi ve saygılarımla?. Galip COŞKUN
|
Yazar: GALİP COŞKUN |
Tarih: 31.01.2010 14:46:40 |